Birlikte Yaşama Sanatı: Adab-ı Muaşeret

Adab-ı muaşeretin kelime anlamı; birlikte yaşama adabı anlamına gelmektedir. Sosyal bir varlık olan insan birbiri ile sosyalleşirken hiç şüphesiz belirli bir saygı çerçevesinde ilişkilerini tahsis etmelidir. Sosyal ilişkilerde bize başarıyı, huzuru ve mutluluğu getirecek adab-ı muaşeret kuralları uygulandığında yaşa ve makama bakılmaksızın kişiye saygınlık da kazandıracak kurallardır.

Bu yazımda sizlere internetten ve toplumsal yaşamın içerisinden derlediğim günlük hayatımızda bize lazım olacak birkaç adab-ı muaşeret kurallarını aktarmak istiyorum.

  1. Davetli olduğunuz bir yere davet edilmemiş bir arkadaşımızı götürmemeliyiz.
  2. Birini ziyarete gittiğimizde – ne kadar samimi olsak da – izin istemeden eşyalarına dokunmamalı, masasına oturmamalıyız.
  3. Bir toplantıya, görüşmeye girerken mutlaka yanımızda kağıt – kalem bulundurmalı ve not almalıyız.
  4. Ya bildiğimiz konularda görev almalı, ya da bir görevi aldıktan sonra en iyi şekilde öğrenmeye çalışmalıyız
  5. Bulunduğumuz yerlerin giriş-çıkış saatlerine ve o alandaki her kurala itina ile uymalıyız.
  6. Randevu almadan çat kapı ziyaret yapmamalıyız. Ziyaret edeceğimiz kişinin sekreteri varsa randevuyu kişiden değil, sekreterinden almalıyız.
  7. Yerlere tükürmek bir ağır abilik göstergesi değildir! İnsan olduğumuzu çevreyi temiz tutarak da kanıtlamalıyız.
  8. Sokakta çekirdek gibi çöp çıkaracak bir şey yememeli, yiyorsak bile çöpünü bir poşette toplayarak en yakın çöp kutusuna atana kadar elimizde taşımalıyız.
  9. Bayram ve özel günlerde toplu mesaj yerine öncelikle telefon görüşmesini tercih etmeli, mesaj atacaksak kişiye özel mesaj atmalıyız.
  10. Sokakta bağırıp, çağırmamalı; insanları rahatsız edecek her türlü davranıştan uzak durmalıyız.

Sizlere bu yazımda 10 basit adab-ı muaşeret kuralından bahsettim. Bu kuralları uygulayarak siz de insanlara karşı daha saygılı bir hayat sürebilirsiniz…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir